Etiket: Dönüşüm

  • Bursa’da İnegöl’ün çarşı meydanı istişare ile dönüşüyor

    Bursa’da İnegöl’ün çarşı meydanı istişare ile dönüşüyor

    BURSA (İGFA)- İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın seçim beyanları arasında yer alan ‘’Tarihi Çarşı Dönüşüm Projesi’’ Uzun Sokak’tan başlayacak şekilde çarşı bölgesinin tarihi yapısı korunarak modern bir çehreye kavuşturulmasını hedefliyor. Bu proje hem esnafın yüzünü güldürecek hem de şehir merkezine estetik ve fonksiyonel bir dokunuş katacak.

    İNEGÖL İSTİŞARE KÜLTÜRÜYLE GELİŞİYOR

    Başkan Alper Taban, belediye binası konferans salonunda Uzun Sokak esnafıyla bir araya gelerek dönüşüm projesinin detaylarını paylaştı. Toplantıda projeye ilişkin mimari çizimler ve uygulanacak etaplar hakkında sunum yaparak bilgiler veren İnegöl Belediyesi mimari ekibi, Başkan Alper Taban ile birlikte esnafın da görüş ve önerilerini dinledi. Esnafla birlikte şekillenecek bu dönüşüm sürecinde, sokağın tarihi kimliğinin korunması ve bölgedeki ticari hareketliliğin artırılması amaçlanıyor.

    ‘’UZUN SOKAKTA ESTETİK DÖNÜŞÜM, TİCARİ CANLANMA’’

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban toplantıda yaptığı konuşmada projenin uygulanmasıyla birlikte tarihi dokusu korunarak yeniden şekillenecek olan Uzun Sokağın sadece estetik bir dönüşüm değil, aynı zamanda ticari hareketliliğin de artacağı bir alan haline geleceğini vurguladı.

    Başkan Alper Taban, gece gündüz tüm herkesin bu sokağa ilgisinin artacağını söyledi.

    Uzun zamandır üzerinde çalıştığımız çarşı merkezimizin dönüşüm projesiyle ilgili istişare toplantısında esnaflarımızla bir araya gelmek istediklerini sadece Uzun Sokak olarak değil genel anlamda yapacakları çalışmalarda konunun ilgilileri ile bir araya gelmeyi ve fikir alışverişinde bulunmayı önemsediklerini kaydeden Başkan Taban, “Ben yaptım oldu değil, birlikte yapalım olgusu üzerindeyiz. Çarşılarımız da gelenekten gelen alanlar. Bu alanların içerisinde güncellemeler yaparak yeniden daha güçlü bir şekilde vatandaşlarımızın tercih ettiği merkezler haline getirmek için çalışmalar yürütüyoruz. Görselliği, dahil edilecek donatı alanlarıyla da yeniden bir çekim gücü oluşturacağı düşüncesindeyiz. Mimar arkadaşlarımız ile proje üzerinde yapılan değerlendirmede 5 etap halinde çalışmaların yürütülmesini öngörülüyor. Uzun Sokağın zaten bir çekim gücü var ancak yapmak istediğimiz güncellemelerle bu çekim gücünü daha da güçlendirmek istiyoruz. Vatandaşlarımıza ‘’buranın havası değişmiş, muhakkak uzun sokağa da uğramalıyız’’ düşüncesini elde ettirmek istiyoruz. Projeyi etap etap gerçekleştirmek istiyoruz. Sarraflar Çarşısı, İshakpaşa Camii Çevresi gibi alanları da peyderpey dönüşüme dahil etmek istiyoruz. Bu bölgelerin gecesi ve gündüzüyle her halükarda vatandaşlarımızın geldiği uğrak noktalar olmasını istiyoruz.” diye konuştu.

  • İstanbul için tek ses! Siyaseti bırakalım, İstanbul’u kurtarma seferberliğini birlikte başlatalım!

    İstanbul için tek ses! Siyaseti bırakalım, İstanbul’u kurtarma seferberliğini birlikte başlatalım!

    İSTANBUL (İGFA) – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nuri Aslan ile birlikte Afet Koordinasyon Toplantısı’na katıldı. Toplantının ardından AFAD Koordinasyon Merkezi’nde basın açıklaması yaptı.

    Bakan Kurum, İstanbul’un 39 ilçesinde Kaymakamlıklar nezdinde afet koordinasyon merkezlerinin kurulduğunu belirterke, Bakan Kurum, gelen çağrılara ilişkin verileri paylaştı.

    Depremin hemen ardından çoğunluğu İstanbul olmak üzere Bursa, Balıkesir, Tekirdağ ve Yalova’daki vatandaşlarımızdan toplamda 1.399 yapı ihbarı aldık. İhbar edilen bu binalardan 130’unu hemen incelediklerini anlatan Bakan Kurum, “107’sinde herhangi bir hasar tespit etmedik. 7 binamız az hasarlı. Herhangi bir ağır, orta hasar söz konusu değil. Fatih’te bir metruk bina yıkılmıştı. Hafriyat çalışmaları bugün içinde tamamlanmış olacak. Hasar tespit personelimiz de önceliği ihbar gelen yerlere vermek üzere İstanbul’un 39 ilçesi ve 963 mahallesinde saha çalışmalarına devam etmektedir” dedi.

    Dün meydana gelen depremin ardından tüm illerden hasar tespit ekiplerini İstanbul’a çağırdıklarını hatırlatan Bakan Kurum, “Ekip sayısını dün itibarıyla 3 bine çıkaracağımızı ifade etmiştik. Bugün gün içerisinde İstanbul’da 3 bin hasar tespit ekibi tüm İstanbul’da, kamu binaları başta olmak üzere tüm hasarların tespitlerini yapmak suretiyle bu incelemeleri inşallah gerçekleştiriyor olacağız. Dün itibarıyla İstanbul’umuzdaki yurtların, okullarımızın, cami ve hizmet binalarımızın da içerisinde olduğu 28 bin 538 kamu yapısına dair hasar tespit çalışmalarımızı süratle başlattık. İlk etapta 36 öğrenci yurdumuzda yaptığımız hasar tespitleri dün gece itibarıyla tamamladık. Ekiplerimiz yurtlarla ilgili hasar tespit etmedi. Bugün de İstanbul’daki tüm hastanelerin tespitlerini Sağlık Bakanlığı ile birlikte yapacağız. Sonuçları şeffaf bir şekilde milletimizle paylaşacağız” diye konuştu.

    “ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK GERÇEĞİ DEPREMDİR”

    Türkiye’deki deprem gerçeğinin altını bir kez daha çizen Bakan Kurum, “Yaşadığımız bu depremle beraber bir kez daha gördük ki başta İstanbul olmak üzere ülkemizin en büyük gerçeği depremdir. Bugün ülke yüzü ölçümünün yaklaşık yüzde 66’sı ve nüfus itibarıyla da baktığınızda yüzde 70’i deprem bölgelerinde yaşamaktadır. En son 6 Şubat 2023’te asrın felaketini yaşadık. 11 ilimiz ve 14 milyon vatandaşımız doğrudan etkilendi” diye konuştu.

    Bakan Kurum, 13 yıl önce İstanbul’dan başlatılan Kentsel Dönüşüm Seferberliği’ni güçlü şekilde sürdürdüklerini vurgulayarak dönüşüm göz ardı edilecek, ertelenecek bir durumu olmadığını kaydederek, “Bu anlamda sorumluluk sahibi herkesin bilmesi gerekir ki İstanbul’un artık tek gündemi deprem olmalıdır. İstanbul’daki yapı stokunun bir dakika, bir saniye bile kayba tahammülü yoktur” dedi.

    “İSTANBUL’DA 923 BİN BAĞIMSIZ BÖLÜMÜ DÖNÜŞTÜRDÜK”

    Bakanlık olarak 39 ilçede 365 ayrı alanda dönüşüm çalışmalarına devam ettiklerini kaydeden Bakan Kurum, “13 yılda İstanbul özelinde özel sektörümüzle, belediyelerimizle birlikte 923 bin bağımsız bölümün dönüşümü gerçekleştirmiştir. Bunun dışında bakanlıklarımız, okullarımızı, hastanelerimizi, yine camilerimizi kamu kurum ve kuruluşların binalarını güçlendirme ya da yeniden inşa ile hizmete sunulmuştur. Yine bir taraftan dönüşümü yaparken bir taraftan da dar gelirli vatandaşlarımızın ev sahibi olmaları için sosyal konut projeleri yapıyoruz. 2002 yılından bugüne tüm Türkiye’de 1,5 milyonu aşkın konutu üreten TOKİ’mizle İstanbul’umuza 125 bin 428 sosyal konut projesinin 81 binini tamamladık. Yine seçim meydanında söz verdiğimiz, 44 bin 610 konutumuzun inşasına da kararlı bir şekilde devam ediyoruz. TOKİ ile yaşadığımız depremde bir tane binamız yıkılmadı. TOKİ binalarında bir tane vatandaşımızın burnu bile kanamadı. Şu an sahada, İstanbul’da özel sektörümüzle birlikte 209 bin ev ve iş yerimizin dönüşümü devam etmektedir. Biliyoruz ki bu da yetmez. Daha kararlı olacağız. Daha hızlı ve daha büyük adımları hep birlikte atmak mecburiyetindeyiz” diye konuştu.

    “İSTANBUL İÇİN HER SANİYE DEĞERLİ”

    Bakanlığın İstanbul’u depreme hazırlamak için kentsel dönüşüm çalışmalarını hassasiyetle yürüttüğünü ifade eden Bakan Kurum, sürecin siyaset üstü ‘seferberlik’ anlayışıyla desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti.

    “16 milyon İstanbullunun canının ve geleceğinin söz konusu olduğu bir yerde çok net söylüyorum; siyasete ve polemiğe yer yoktur” diyen Bakan Kurum, “Burada siyaset olmaz, burada polemik yapılmaz. Tam aksine güçlü sağlıklı bir şekilde İstanbul da yaşamayı hak eden milyonlara karşı hep birlikte el ele vermenin zamanıdır. Siyaseti, polemiği bir tarafa koyalım ve İstanbul’un dönüşümü için göz bebeğimiz İstanbul için el ele verelim ve İstanbul’u kurtarma seferberliğini herkes üstüne düşen vazife çerçevesinde hep birlikte başlatalım diyorum. Ben İstanbullu bir hemşeriniz olarak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı olarak, bu afetlere gitmiş, bu acıları görmüş bugün de 11 ilde 550 bin konutun inşasını yürüten bir kardeşimiz olarak sesleniyorum. Bunu birlikte yapalım; İstanbul’u hep birlikte kurtaralım ve bu acıları bir daha yaşamayalım. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bakanlıklara verdiği imkanlar çerçevesinde İstanbul’u hep birlikte kurtaralım diyoruz” diye konuştu.

  • BTSO Başkanı Burkay: “Planlamayı yapamadığınız hiçbir süreci yönetemezsiniz”

    BTSO Başkanı Burkay: “Planlamayı yapamadığınız hiçbir süreci yönetemezsiniz”

    BURSA (İGFA) – Zirvenin açılış töreni, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Kentsel Dönüşüm Başkanlığı Dönüşüm Uygulamaları Daire Başkanı İrfan Akça, Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, BTSO İnşaat Konseyi Başkanı Ali Tuğcu, BTSO Yönetim Kurulu, meclis ve komite üyeleri ile üniversite, akademik odalar ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler katıldı. Başkan Burkay, Cumhuriyet tarihinin en önemli eserlerinden biri olan Kirazlıyayla Sanatoryumu’nun BTSO tarafından restore edilerek Bursa Business School markasıyla Türkiye’nin dönüşüm sürecine büyük katkı sağladığını ve burada birbirinden önemli etkinliklere ev sahipliği yaptıklarını söyledi.

    “Dirençli Kent Bir Numaralı Hedefimiz”
    BTSO Başkanı İbrahim Burkay, şehirleşmenin nüfus artışından öte, köklü bir medeniyetin inşası anlamına geldiğini belirtti. Bursa’nın tarihin her döneminde ticaretin ve üretimin merkezi olduğunu hatırlatan Başkan Burkay, kentin 1960’lı yıllarda Türkiye’nin ilk organize sanayi bölgesine ev sahipliği yaparak planlı kalkınmanın da öncülüğünü üstlendiğini ifade etti. Burkay, “Kentimizin ikinci planlı OSB’si bundan tam 60 yıl sonra TEKNOSAB olarak hayata geçti. Bunu sorgulamamız gerekiyor. Bursa, 17 tane OSB’si olan bir kent. Diğer OSB’lerin tamamı belde belediyeleriyle o günkü ihtiyaçların karşılanması adına hayata geçirildi. Bugün dirençli ve yaşanabilir kentler bizim bir numaralı hedefimiz.” şeklinde konuştu.

    “Bursa Deprem Riskiyle Karşı Karşıya”
    Kalkınmanın yalnızca ekonomik başarıyla sınırlı kalmaması gerektiğinin altını çizen Başkan Burkay, “Bunun yanına mutlaka gelişmişliği koymamız lazım. Bu ancak planlama ile olur. Planlamayı yapamadığınız hiçbir süreci yönetemezsiniz. Bu da ancak bir kentin anayasası olan 1/100 bin ölçekli plan ile yapılabilir.” dedi. 2015 yılından bu yana her platformda Bursa’nın mekânsal planlama ihtiyacını dile getirdiğini hatırlatan İbrahim Burkay, “Üstelik Bursa, birinci derece deprem kuşağında yer alan ve tarih boyunca yıkıcı afetlere maruz kalmış bir şehir olarak, her an bu gerçekle yüzleşmeye devam ediyor.” dedi. Kent içinde sıkışıp kalan 8 bin 500’den fazla imalatçı firmanın bulunduğuna işaret eden İbrahim Burkay, şöyle devam etti: “Bu tablo, üretim gücümüzle beraber kent sağlığı, yaşam kalitesi ve dirençli şehir vizyonu açısından da risk teşkil ediyor. Kentin anayasası niteliğindeki mekânsal planlama süreci büyük önem taşıyor. Bu plan, yalnızca yolların ya da arsaların değil; üretimin, ticaretin, lojistiğin ve yaşam alanlarının birlikte düşünüldüğü, entegre bir gelecek senaryosu ile birlikte düşünüldüğünde anlam kazanacaktır. Geçmişteki bu hatalardan ders çıkararak, geleceğimizi daha bilinçli ve planlı bir şekilde inşa etmek hepimizin ortak sorumluluğudur.”

    “Zirveler Toplumsal Farkındalık Oluşmasına Öncülük Ediyor”
    Bursa’nın Türkiye’de her alanda ilk 5’te yer aldığını söyleyen Başkan Burkay, “Fakat Bursa, sahip olduklarının farkında değil. Bizim görevimiz aslında bu sahip olduklarımızı güçlü bir şekilde geleceğe taşıyacak vizyonu ve planı ortaya koymamız. Ortak akıl çok kıymetli. Bir şeyi düzeltmek için bazen üst akla da ihtiyaç var. Bursa’nın yaşanabilir kent olması kimliğine kavuşması için bir bedel ödenmesi gerekiyorsa biz iş dünyası olarak bunu ödemeye hazırız. Burada bütün paydaşların bu anlayışla sürece yaklaşması lazım. O yüzden bu buluşmalar farkındalık oluşması için çok büyük ihtiyaç. Bu etkinlikleri politika yapıcıların eyleme geçirmesi lazım. Aksiyon almak bizim bir numaralı hedefimiz olmalı.” dedi.

    “Değişimi Okuyamazsak 100 Yıl Kaybederiz”
    Dünyada büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandığı mesajını veren Başkan Burkay, 19. yüzyılın sanayi devrimin ürettiği aktörlerin birçoğu dünya sahnesinden siliniyor. Bu değişimi iyi okumak lazım. Bunu en iyi okuyacak şehirlerin başında Bursa geliyor. Çünkü Bursa tarih boyunca bulunduğu çağın gerekliliklerini en iyi hayata geçiren getiren şehirlerin başında geldi. Bu toplantıda özellikle o vizyonu oluşturmamızda ciddi anlamda bilgi kaynak sağlayacak çok sayıda konuşmacımız var. Zirvemizdeki bu çıktılar Bursa’ya büyük değer katacak.” dedi. Başkan Burkay, KFA Fuarcılık tarafından organize edilen inşaat ve yapı sektörünün en prestijli buluşması Rising City & Yapı ve Yaşam Fuarı’nın 24 Nisan’da kapılarını açacağını belirterek, tüm sektörün bu fuara gereken önem vermesi gerektiğini söyledi.

    “Bursa İtibarlı Bir Şehir”
    Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Kentsel Dönüşüm Başkanlığı Dönüşüm Uygulamaları Daire Başkanı İrfan Akça, zirvenin dönüşümün herkes tarafından gündemde tutulması adına büyük önem taşıdığını söyledi. Dirençli şehir kavramının geleceğe umutla bakılmasını sağlayan bir çerçeve sunduğunu kaydeden Akça, “Dirençli şehirler sadece şoklar ve streslere karşı dayanıklı kalmayıp aynı zamanda bu tip olayların sonucunda hızlı toplanabilen şehirler manasına da geliyor. Bundan sonra yeni 6 Şubat’lar yaşamamak için elimizden gelen gayreti yerel yönetim ve sektör temsilcileriyle göstermeye çalışacağız. Bu zirvenin düzenlenmesinde emeği geçen başta BTSO olmak üzere katkı sunan herkese şükranlarımı sunuyorum.” dedi.
    Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, dirençli kentlerin Bursa’nın geleceği ilgilendirdiğini ifade etti. Dönüşüm konusunun Türkiye ve Bursa için önemli olduğuna işaret eden Atmaca, kentsel dönüşümden önce tasarım konusuna odaklanılması gerektiğini söyledi. Atmaca, zirvenin yaşanılabilir kentlerin inşasına katkı sunacağını da sözlerine ekledi.

    “Tüm Tecrübemizle Destek Vermeye Hazırız”
    BTSO İnşaat Konseyi Başkanı Ali Tuğcu, Bursa’nın sahip olduğu vizyon ve hedefleriyle Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyeli en yüksek şehirlerinden biri olma özelliğini sürdürdüğünü söyledi. Bursa vizyonuna yakışır, dirençli bir kent kimliğini ortak akılla yeniden inşa etmenin önemine işaret eden Ali Tuğcu, “Şehrimizin yakın gelecekte sorunlarından arınmış, daha yaşanabilir bir kent olması için ortak akıl ve bilimsel planlama vazgeçilmez bir gerekliliktir. Şehir merkezinde sıkışıp kalan ve kentimizin üzerindeki yükü artıran sanayi tesislerinin planlı bölgelere taşınması, Bursa’nın çok daha parlak bir geleceğe doğru ilerlemesine önemli bir imkan sunacaktır. Bursa’nın dirençli kent olma özelliğini güçlendirmek amacıyla başlatılan çalışmalar ve özellikle 1/100 binlik yeni çevre düzeni planı, geleceğe yönelik önemli bir vizyon sunmaktadır. Bizler, İnşaat Konseyi olarak akademik odalarımızın değerli bilgi birikimi ile reel sektörümüzün dinamizmini ve tecrübesini ortak bir paydada buluşturmayı hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

    Dönüşümün Tüm Detayları Ele Alındı
    Açılış konuşmalarının Başkan Burkay ve Konsey Başkanı Ali Tuğcu, zirvenin düzenlenmesinde destek olan ana sponsoru Atış Yapı, gümüş sponsoru Sinta firmasına hediyelerini takdim etti. Ardından zirve, “Kentsel Dönüşümün Ekonomisi: GYF & GYO Finansman Modelleri” oturumu ile devam etti. Zirvede “Mimari Sunum ve Yapay Zeka”, “Yapısal Dönüşüm”, “Sosyal Dönüşüm” ve “Sürdürülebilir Dönüşüm” oturumları gerçekleştirildi. Panellerde sektörün uzmanları bilgi, tecrübe ve iyi örnek paylaşımlarını katılımcılarla paylaştı.

  • ‘Geleceğin Enerji Stratejisi’ Uludağ Enerji Zirvesi’nde konuşuldu

    ‘Geleceğin Enerji Stratejisi’ Uludağ Enerji Zirvesi’nde konuşuldu

    BURSA (İGFA) – İş dünyasının referans eğitim merkezi Bursa Business School’da düzenlenen Uludağ Enerji Zirvesi iki gün boyunca enerji sektörünün öncü isimlerine ev sahipliği yaptı.

    Geleceğin enerji stratejilerinin şekillendirildiği bir platform olma hedefiyle enerji sektörünün dönüşümüne ışık tutan Uludağ Enerji Zirvesi, kapsamlı oturumların ardından tamamlandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan ve sektör temsilcilerinin de katıldığı zirvede, Türkiye’nin enerji vizyonundan yerli teknoloji ve mega enerji yatırımlarına, finansal dönüşümden sektörde yapay zeka dönüşümüne, enerji depolama sistemlerinden fosil yakıtlarda dönüşüm stratejisine kadar çok sayıda konu başlığı zirvede ele alındı.


    “Geleceğin Enerji Stratejisi Ele Alındı”
    Enerjinin artık sadece bir sektörün değil, tüm iş dünyasının ana gündem maddesi haline geldiğini belirten BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, “Zirvemiz bu sene ‘Geleceğin Enerji Stratejisi’ mottosuyla yola çıktı. Enerji sektöründe küresel dinamikler ve Türkiye’nin stratejik rolü, enerji dönüşümünün finansmanı gibi konuları değerlendirdiğimiz zirvede, hidrojenden rüzgâra, arz güvenliğinden teknolojik gelişmelere birçok başlığı konuştuk. Enerji sektörünün daha verimli, daha rekabetçi ve daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşması en büyük hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda düzenlediğimiz Uludağ Enerji Zirvemizin yalnızca enerji sektörüne değil, tüm iş dünyamıza ilham veren, çözüm odaklı bir platforma dönüştü. BTSO Enerji Konsey Başkanımız Erol Dağlıoğlu başta olmak üzere, konsey üyelerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.


    “Zirvede Önemli Mesajlar Verildi”
    BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu, zirvenin oldukça verimliği geçtiğini söyledi. Programda güneş ve rüzgâr enerjisi gibi yenilenebilir kaynakların yanı sıra enerji depolama teknolojileri ve yapay zekâ destekli enerji yönetim sistemlerinin konuşulduğunu vurgulayan Dağlıoğlu, “Veri merkezlerinden elektrikli araçlara kadar pek çok teknolojinin temelinde enerji var. Bu nedenle sadece üretimi değil, depolamayı da konuştuk. Ayrıca geleceğin enerji kaynaklarından biri olarak gösterilen hidrojen de gündemimizde yer aldı. Zirve kamu, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve iş dünyasının önde gelen isimlerinin değerli paylaşımlarıyla oldukça verimli geçti. Katılım oldukça yoğundu. Sektörün geleceğine yönelik önemli mesajlar verildi. İlkini Bursa Business School’da gerçekleştirdiğimiz Enerji Zirvesi’nin gelecek yıllarda daha güçlü bir şekilde düzenlemeyi hedefliyoruz. Bizlere bu noktada destek veren BTSO Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın İbrahim Burkay ve yönetim kurulunun yanı sıra tüm konuşmacı ve katılımcılarımıza şükranlarımı sunuyorum.” ifadelerini kullandı.