Etiket: Tarım

  • Bakan Yumaklı’dan Mardin çıkarması

    Bakan Yumaklı’dan Mardin çıkarması

    Şehmus EDİ S (MARDİN İGFA)
    AK Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Uncu, Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Tuncay Akkoyun ile AK Parti Mardin Milletvekili Faruk Kılıç’ın eşlik ettiği programda, Mardin’in tarımsal kalkınması ve hayvancılıkta sürdürülebilirliğin sağlanmasına yönelik önemli değerlendirmeler yapıldı.

    Tarım ve Orman İl Müdürü Menduh Dinler’den tesisin faaliyetleri hakkında kapsamlı bilgi alan Bakan Yumaklı, Mardin’in tarım vizyonuna katkı sağlayacak projelerin sadece bölge için değil, Türkiye genelinde de yeni bir model olacağını vurguladı.

    Bölgeye Has Üretim Hamlesi: Bademden Nar’a, Fıstıktan Bıttım’a

    Bakan Yumaklı, Mardin Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bünyesinde yürütülen fidan üretim çalışmalarına dikkat çekerek, 127 dekarlık alanda bölgenin iklim ve toprak yapısına uygun ürünlerin yetiştirildiğini ifade etti. Sadece klasik tarım ürünleri değil, bölgeye özgü badem, bıttım, fıstık ve nar gibi ekonomik değeri yüksek ürünlerin fidanlarının üretildiğini belirten Yumaklı, kullanılmayan arazilerin ekonomiye kazandırılmasının temel hedef olduğunu söyledi.

    Tuz Çalısı Projesiyle İklim Dirençli Tarım

    Ziyaretin odak noktasını ise, özellikle hayvancılığın geleceğini yakından ilgilendiren “Tuz Çalısı Üretim Projesi” oluşturdu. İklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir çözüm olarak görülen tuz çalısı bitkisinin, zorlayıcı toprak ve iklim koşullarında bile yüksek verim sunduğunu belirten Bakan Yumaklı, bu bitkinin mera ıslahında ve hayvancılıkta büyük katkı sağlayacağını ifade etti.

    “Her türlü kurak, tuzlu ve verimsiz topraklarda dahi yetişebilen bu bitki, küçükbaş hayvanlar için besleyici bir kaynak olmasının yanı sıra, erozyonla mücadelede de doğal bir kalkan görevi görüyor” diyen Yumaklı, 2025 yılı içinde 3 milyon, 2026 yılında ise 6 milyon tuz çalısı fidanı üretileceğini açıkladı.

    Mera Islahına 1,5 Milyar Liralık Dev Bütçe

    Son yıllarda mera ıslahı konusunda ciddi yatırımlar yaptıklarını belirten Yumaklı, Dünya Bankası ile yürütülen proje kapsamında 1,5 milyar liralık kaynağın bu alana aktarılacağını söyledi. Bu bütçeyle sadece bitkisel ıslah değil, aynı zamanda hayvancılıkla uğraşan vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak üzere gölgeliklerden sıvatlara, sondajla su temininden güneş panellerine kadar birçok destek sağlanacağını ifade etti.

    “Hayvancılığın bel kemiği olan meralarımızı iklim şartlarına dirençli hale getirmek zorundayız” diyen Bakan, çadırlar, süt sağım makineleri ve diğer ekipmanlarla hayvancılığın modernize edilmesine yönelik çalışmaların hızla sürdürüleceğini belirtti.

    25 Yılda 25 Milyon Dekar Islah Edildi

    Bakan Yumaklı, Türkiye genelinde yürütülen mera projelerine de değinerek, son 25 yılda 25 milyon dekarlık alanın ıslah edildiğini ve 2025 yılı sonunda bu rakamın 2,6 milyon dekar daha artacağını kaydetti.

    Her bölgenin kendine özgü ihtiyaçları olduğunu belirten Yumaklı, “Su kaynaklarının verimli kullanılması ve iklim dirençli bitkilerin yaygınlaştırılması, tarım politikalarımızın merkezinde yer alıyor” dedi.

    Mardin’e 208 Milyar Liralık Tarım ve Su Yatırımı

    Mardin’e yapılan yatırımlar hakkında da açıklamalarda bulunan Bakan Yumaklı, son 23 yılda kente toplam 208 milyar liralık tarım, orman ve su yatırımı yapıldığını vurguladı. 54 su ve sulama tesisinin tamamlanarak çiftçilerin hizmetine sunulduğunu ifade eden Bakan, “Mardin’in tarımsal başarı hikayesini daha ileri taşımak için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

    Teşekkür Mesajı: Birlikte Başarıya

    Bakan Yumaklı, projelerin hayata geçmesinde emeği geçen tüm kurumlara teşekkür ederek, “Bugün burada gördüğümüz başarı, Valiliğimizin, İl Başkanlığımızın, milletvekillerimizin ve Bakanlık çalışanlarımızın ortak gayretidir. Hep birlikte Mardin’in tarım ve hayvancılıkta örnek bir şehir haline gelmesi için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Ziyaret, bölgedeki üretim sahalarının gezilmesi ve projelerin istişare edilmesiyle sona erdi. Bakan Yumaklı, Mardin’in güçlü tarım altyapısı ve vizyoner projeleriyle Türkiye’nin tarımsal kalkınmasında öncü rol üstleneceğini belirtti.

  • Manisa Büyükşehir’den üreticiye ‘zirai don’ desteği

    Manisa Büyükşehir’den üreticiye ‘zirai don’ desteği

    MANİSA (İGFA) – Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, zorlu hava koşulları nedeniyle mağduriyet yaşayan üreticilerin her zaman yanında olduklarını vurguladı.

    Başkan Zeyrek, don olaylarına karşı erken önlem alınabilmesi için “Manisa İçin Tarım” uygulaması üzerinden kayıtlı çiftçilere özel uyarılar gönderdiklerini anımsatarak, ”Bu sistem sayesinde 15 ilçemizdeki 199 mahalleye yönelik don uyarısı yaptık. Dijital teknolojinin tarıma entegrasyonunu artırmakta ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu, bu olay bir kez daha gösterdi. Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak, bu tür doğal afetlere karşı erken uyarı sistemlerini yaygınlaştırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diyerek çiftçileri bu uygulamayı kullanmaya davet etti.

    Kent genelinde yaşanan don olayları sonrasında tarımsal üretimde meydana gelen zararın belirlenmesi amacıyla Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Danışmanı ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Kurucu ile Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta da don olaylarından etkilenen bölgelerde saha incelemesi gerçekleştirdi.

    Özellikle Nisan ayında yaşanan ikinci don olayının çukur bölgelerdeki bağlarda ağır hasara yol açtığı ve üreticilerin ciddi kayıplar yaşadığının tespit edildiğini ifade eden Prof. Dr. Yusuf Kurucu, Büyükşehir Belediyesi olarak bu zorlu süreçte her zaman üreticilerin yanında olmak için çalışmalarını sürdürdüklerini kaydetti.

    Prof. Dr. Kurucu, don olaylarının yalnızca üzüm bağlarında değil, kiraz, şeftali gibi meyve bahçelerinde de etkili olduğuna dikkat çekerek; don zararının ardından üreticilerin acilen bakım işlemlerine başlaması, kuruyan sürgün ve dalların temizlenmesi, yaralanan dalların ise ilaçlanması gerektiğini söyledi. İklim değişikliğine bağlı olarak önümüzdeki yıllarda da benzer don olaylarının yaşanmasının muhtemel olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yusuf Kurucu, üreticilerin Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen “Manisa İçin Tarım” zirai uyarı sistemine üye olarak iklimsel risklerden erkenden haberdar olabileceklerini ve gerekli önlemleri zamanında alabileceklerini ifade etti.

    GÜBRE DESTEĞİ SAĞLANACAK

    Ayrıca, havaların ısınmasıyla birlikte bitkilerde yeni sürgün ve yaprak oluşumunun başlayacağına dikkat çeken Kurucu, bitkilerin bu dönemde desteklenmesi gerektiğini, amino asitli ve bitki besin elementleri açısından zenginleştirilmiş sıvı gübrelerin yapraktan ve topraktan uygulanmasının faydalı olacağını ifade etti. Don olaylarından yalnızca bitkilerin değil, toprağın da etkilendiğini vurgulayan Prof. Dr. Kurucu, toprak canlılığının korunması ve verimliliğin artırılması için hümik asit ve hayvan gübresi gibi organik materyallerin kullanımının önemine değindi. Kurucu, bu kapsamda, Büyükşehir Belediyesi tarafından üreticilere sıvı yaprak ve toprak gübresi desteği sağlanacağını, bu desteğe başvuruların da “Manisa İçin Tarım” uygulaması üzerinden yapılacağını söyledi.

    HİBE DESTEĞİ İÇİN GEREKLİ BAŞVURU ŞARTLARI

    Ahmetli, Akhisar, Alaşehir, Gölmarmara, Salihli, Sarıgöl, Saruhanlı, Şehzadeler, Turgutlu ve Yunusemre olmak üzere 10 ilçede zirai don afetinden etkilenen 15 dekar ve altı bağı bulunan üreticiler, hibe desteğinden yararlanabilecek. Hibe başvurusunda bulunan üreticilerin başvuru yaptığı bağ alanlarının Tarım Sigortası (TARSİM) olmaması, İlçe Hasar Tespit Komisyonu tarafından hasarı tespiti olması gerekiyor. Ayrıca, hibe desteği yapılan üreticilerin, yapılan desteği amacı doğrultusunda kullanmadığının tespiti halinde, hibenin, hak sahiplerinden tahsil edileceği de duyuruldu.

  • Bornova’da minik kalpler tarım kalbinde

    Bornova’da minik kalpler tarım kalbinde

    İZMİR (İGFA) – İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinasyonunda, Bornova İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından “Tarımın Kalbinde Çocuklar” Projesi ile minik öğrenciler tarımın ve gıdanın hikâyesini yerinde öğreniyor.

    Anaokulu öğrencilerine yönelik hazırlanan bu anlamlı proje, “Çiftlikten Çatala” yaklaşımı çerçevesinde, gıdaların üretimden tüketime kadar geçen sürecini, uygulamalı olarak göstererek çocuklarda doğa ve üretim bilinci oluşturmayı hedefliyor.

    Proje ile ilgili bilgi veren İzmir Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Şahin “Bu kıymetli proje ile çocuklarımız üretimin ve emeğin kıymetini sahada görerek öğrendi. Tarım ve hayvancılıkla ilgili temel bilgiler edinerek doğaya ve hayvanlara olan ilgilerini artırdı” dedi.

    Özellikle büyük şehirlerde çocukların tarımdan ve topraktan uzak olarak yetiştiğini belirten Şahin şunları söyledi:

    “Bir çok çocuk üretim sürecini, bir bitkinin nasıl yetiştiğini bilmiyor. İşte bu proje tam da bu noktada çok önemli. Çocuklarımıza bu yolculuğu anlatarak ve göstererek ürünlerin kıymetini farketmelerini amaçlıyoruz. İsraf etmemelerini, ne zorluklarla yetiştiğini, üretildiğini bilerek tüketmelerini istiyoruz” dedi.

    Projenin ilk etkinlik gününde, minik öğrenciler önce bir hayvancılık işletmesini ziyaret ederek süt üretiminin aşamalarını gözlemledi. Ardından, bir gıda işletmesinde peynir üretim sürecine katıldılar. Son olarak ise bir markette ürünlerin satış aşamasını incelediler.

    “Tarımın Kalbinde Çocuklar” Projesi, çocukların erken yaşta üretimle bağ kurmalarını sağlayarak; sağlıklı beslenme, çevre duyarlılığı ve yerli üretim konularında farkındalık kazanmalarını amaçlıyor.

  • Kayserili üreticiye 238 bin ton tohum desteği

    Kayserili üreticiye 238 bin ton tohum desteği

    KAYSERİ (İGFA) – Kayseri Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı tarafından Kayseri çiftçilerine yönelik, ‘Büyükşehir’den Tarıma Büyük Destek’ sloganıyla, Nohut ve Mercimek Tohumu Dağıtımı Projesi çerçevesinde, tohum dağıtımı gerçekleştirildi. Tören kapsamında üreticiye 11 milyon 500 bin TL maliyetle 200 ton nohut tohumu ve 38 ton mercimek tohumu desteği verildi.

    Kadir Has Kongre Merkezi Otopark Alanı’nda gerçekleşen tohum dağıtım törenine, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın yanı sıra AK Parti Kayseri İl Başkanı Hüseyin Okandan, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Mücahid Soyak, Mustafa Türkmen, İl Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav, Büyükşehir Belediyesi daire başkanları, KASKİ Genel Müdürü Yavuz Çağan, Kayseri Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Abdulkadir Güneş, ilçelerin ziraat odası başkanları ve çiftçiler katıldı.

    Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan törende konuşan Başkan Büyükkılıç, Kayseri’de de etkili olan zirai don olayının hasar tespit çalışmalarına katıldıklarını ve üreticilerin yanında olduklarını belirterek TARSİM ve ÇKS’nin (Çiftçi Kayıt Sistemi) önemine işaret etti. Büyükkılıç, 23 Nisan’da İstanbul’da yaşanan depremden dolayı da geçmiş olsun temennilerini dile getirerek, dirençli şehirler oluşturmak için kentsel dönüşümün önemine dikkat çekti.

    “Amacımız Üretenin Hizmetkârı Olmak, Üreteni Sırtımızda Taşımak”

    Başkan Büyükkılıç, konuşmasında birlik, beraberlik mesajları vererek 16 ilçeyi bağrına bastığını söyledi. Büyükkılıç, sanayi ve ticaret şehri Kayseri’nin tarım ve hayvancılık alanında da iyi noktalara gelmeye başladığına vurgu yaparak, “Amacımız üretenin hizmetkârı olmak, üreteni sırtımızda taşımak. Bu alanda tören eksik olmaz” dedi.

    Başkan Büyükkılıç, nohut ve mercimek tohumu projesi ile yapılacak üretimin ardından hasat edilecek mercimeğin alıcısının hazır olduğunun müjdesini vererek, projeye desteklerinden dolayı Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’e teşekkür etti. Büyükkılıç, hibe olarak 1 milyar TL’ye yakın bir desteği tarım ve hayvancılık alanında üreticiye sunduklarını kaydederek, “Böylelikle Kayseri’mizin bir tarım kenti olduğunu da gösterdik. Üreticimiz ne istiyorsa destek olmak bizim adeta görevimiz haline gelmiş” ifadeleri ile tarım ve hayvancılık alanında Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin sağladığı destekler hakkında bilgiler verdi.

    İl Tarım ve Orman Müdürü Bülent Saklav da Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin, son 5 yılda nakit karşılığı 1 milyar TL olan destekleriyle Türkiye’de ilk ve tek belediye olduğunu kaydetti. Melikgazi Ziraat Odası Başkanı Mahmut Çelebi de Kayseri’nin sanayinin yanında bir tarım şehri olduğunun altını çizerek Başkan Büyükkılıç’a tarım alanındaki desteklerinden dolayı teşekkür etti.

    Konuşmaların ardından üreticilere 11,5 milyon TL maliyetle 200 ton nohut, 38 ton mercimek tohumu dağıtımı gerçekleştirildi.

  • 4. Göksu Gravga Şenliği’nde lezzet ve eğlence bir arada

    4. Göksu Gravga Şenliği’nde lezzet ve eğlence bir arada

    MERSİN (İGFA) – Şenliği başlatan ve jüri üyelerini oldukça zorlayan ‘En Güzel Erik Yarışması’nın birincisi Cüveyra Köse isimli üreticinin eriği oldu. Yarışmanın ikincisi Düriye Şimşek, üçüncüsü ise Sıdıka Aras isimli üreticinin erikleri oldu. Dereceye giren üreticilere ödülleri Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Hasan Ufuk Çakır, Mut Belediye Başkanı Murat Orhan ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu tarafından verildi.

    Mut Belediyesi Halk Oyunları gösterisi ile devam eden şenlik, konuşmalar ve ödül töreni ile sürdü. İlk erik fidanını Mut’a getiren Mahmut Şirvani ve ilk büyük erik bahçesini kuran Osman Zehir’e özel plaket verildi. Şair Osman Gündoğdu ve Hüseyin Cılız’ın şiir dinletisi gerçekleştirdiği şenlikte, yerel sanatçılar Ali Aksoy ve Grup Vahde, yörenin türkülerini seslendirdi. Şenliğin finalinde ise, Mersin Büyükşehir Belediyesi Türk Halk Müziği Topluluğu seslendirdiği şarkılarla katılımcılara keyif dolu anlar yaşattı. Alana kurulan stantlarda, gün boyunca yöresel ürünler ve el sanatları sergilendi.

    Orhan: “Mut Belediyesi ve Büyükşehir olarak hep omuz omuza hizmet ettik”

    Emeğiyle üreten çiftçileri selamlayarak konuşmasına başlayan Mut Belediye Başkanı Murat Orhan, Mut’un birbirinden güzel ürünlere ev sahipliği yaptığını ve Türkiye’de en fazla organik tarımın yapıldığı yer olduğunu söyledi. Şenliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Orhan, “Bu şenlikde beraberce çalışmaktan onur ve gurur duyduğum Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Vahap Seçer Bey’e özellikle teşekkür etmek istiyorum. Mut’la ilgili bugüne kadar ne talebimiz olduysa Mut Belediyesi ve Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak hep beraberce, omuz omuza hizmet ettik, bundan sonra da hizmet etmeye devam edeceğiz” dedi.

    Şahutoğlu: “Bizler tarımı; bu ülkenin geleceği olarak görüyoruz”

    Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Selçuk Şahutoğlu, konuşmasına; katılımcılara Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in selamlarını ileterek başladı. Şahutoğlu, “Bizler tarımı sadece geçim kaynağı olarak değil, bu kentin ve aynı zamanda bu ülkenin geleceği olarak görüyoruz. Başkanımız Sayın Vahap Seçer’in öncülüğünde, alın terinin karşılığını alan, emeği önceleyen sosyal belediyecilikle hareket ediyoruz” dedi.

    Mersin Büyükşehir olarak kentte gerçekleştirmiş oldukları tüm tarım desteklerini ve sosyal destekleri üretimle buluşturan öncü bir model oluşturduklarına değinen Şahutoğlu, küçük aile işletmelerini, kooperatifleri, gençleri ve üreticileri destekleyerek onların yanlarında olduklarını kaydetti. Şahutoğlu, “Bizler; Mersin tarımını sadece desteklenmesi gereken bir alan olarak değil; sürdürülebilir kalkınmanın, köyde yaşamın ve sürdürülebilir tarımın bir teminatı olarak görüyoruz ve bu şiarla çalışıyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı olarak yapılan tüm projeleri masa başında değil, siz üreticilerle beraber köy meydanında, üretim sahalarında ve alanlarda; üretici örgütleriyle, kooperatiflerle ve tüm üreticilerle beraber, üretimden hasada ve pazara kadar olan zincirde emek ve kent olarak beraber sürdürüyoruz. Çünkü biz beraber öğrenen, birlikte mücadele veren emekçileriz” dedi.

    “Tarım, Mut’un kalbi demektir”

    Büyükşehir Belediyesi olarak Mersin’de fide-fidan-soğan desteklerinden, hayvancılık desteklerine ve makine-ekipman desteklerine kadar pek çok hizmeti yüzlerce çiftçi ve üreticiye ulaştırdıklarını kaydeden Şahutoğlu, bundan sonra da tarımın her alanında üreticilerin yanlarında olmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi. 2019 yılından bugüne kadar Mersin Büyükşehir olarak hem kent genelinde hem de Mut ilçesinde sağlamış oldukları tarımsal destekleri sayısal verilerle tek tek aktaran Şahutoğlu, “Tarım, Mut’un kalbi demektir. Bizler de Mut ilçemizde gerçekleştirdiğimiz desteklerle çiftçimizin ve üreticimizin yanında olarak son 6 yılda tarımsal desteklerimizi sürdürdük. Desteklerimizi de bölgelere ve yörelere uygun, o bölgede yetişecek niş ürünleri destekleyerek gerçekleştiriyoruz. Eriği, sadece ve sadece Mut’ta yetişen bir ürün veya bir meyve olarak değil de bu bölgenin ve Mut tarımının da ileriye gitmesi, köyde yaşamın sürdürülebilirliği açısından değerli ve önemli buluyoruz. Bu şenliklerle beraber de aslında Mut Gravga bölgesinde yetişen eriğin ve ihracata giden eriğin de tanıtımı ve pazarlaması noktasında da destekte bulunuyoruz” diye konuştu.

    Sözlerinin sonunda, tarımın her koluna destek vermeye devam ettiklerini ifade eden Şahutoğlu, “Bizler bu verdiğimiz destekleri, tarımın gelişmesi ve aynı zamanda sürdürülebilmesi açısından da değerli buluyoruz. Unutmayalım; güçlü bir tarım, güçlü bir gelecek demek” dedi ve topraktan aldıkları güçle Mut’u daha da çok kalkındıracaklarını kaydetti.

    Yıldız: “Erik, sadece bir meyve değil, büyük bir kitlenin geçim kaynağı”

    Erik Üreticisi Merih Yıldız, eriğin 1963 yılında Şanlıurfa’dan Göksu’ya geliş öyküsünü, erik bahçesinin kuruluşu, erik serası denemesi gibi önemli dönemleri anlattı. Şenliğin, sadece bir kutlama olmadığını aynı zamanda Göksu’nun tanıtımı için de önemli bir vesile olduğunu kaydeden Yıldız, “Erik bu topraklarda sadece bir meyve değil, aynı zamanda büyük bir kitlenin geçim kaynağıdır. Eriklerin kalitesini daha da arttırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, pazarlama olanaklarını geliştirmek ve siz değerli üreticilerimizin hak ettiği değeri görmesi için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Bu şenlik sadece bir kutlama değil aynı zamanda dayanışmamızı güçlendireceğimiz, bilgi ve deneyimlerimizi paylaştığımız bir platformdur” diye belirterek, şenliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

    “Böyle organizasyonlar halkımız ve ülkemiz için çok önemli”

    Şenliğe Mersin merkezden katılan vatandaşlardan Müge Yeşiltepe, “Her şey çok güzel, erikler çok güzel” dedi. Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği desteği de değerlendiren Yeşiltepe, “Muhteşem bir şey. Sözün bittiği yer. Böyle organizasyonlar halkımız ve ülkemiz için çok önemli. Ben çok memnunum, her etkinliğe katılıyorum” dedi. 5 yıldır Mut’ta yaşadığını ancak şenliğe ilk defa geldiğini söyleyen Hacer Öcal, “Erik yedim, çok lezzetli. Gravga eriğini herkese öneriyorum” diye konuştu.

    “Şenlik çok güzel, erik de çok güzel”

    Gülsüm Vatansever, etkinliğe Mersin merkezden katılan vatandaşlardan. Vatansever etkinliği çok beğendiğini söyleyerek, “Şenlik çok güzel, erik de çok güzel. Geldiğime çok mutlu oldum. Vahap Seçer başkanımıza teşekkür ederiz. Bizi dernek olarak getirdiler. Her daim yanımızda. Biz de onu yalnız bırakmıyoruz. Ben Tarım Bakanlığı’ndan emekliyim. Tarıma hizmet çok önemli. Tarım olmazsa vatan olmaz, tarım var ki biz varız. Tarım konusunda destek veren herkese teşekkür ederiz” diye belirtti.

    Şenliğe katılan Doğan Kelek, bu tarz etkinliklerin oldukça gerekli olduğunu ifade ederek, “Toplumla bütünleşmek ve kaynaşmak için bu tarz etkinlikler gerekli. Çok sık yapılmalı” şeklinde konuştu. Vatandaşlardan Cevat Yılmaz ise, “Şenliği gayet iyi buluyorum. Daha da geliştirilse daha güzel olur. Etkinlik her zaman iyidir” dedi.

  • Sivas’ta GES isyanı! Tarım arazilerine santral tehdidi

    Sivas’ta GES isyanı! Tarım arazilerine santral tehdidi

    SİVAS (İGFA) – Sivas’ın Koyulhisar ilçesinde planlanan HES yardımcı kaynak Güneş Enerjisi Santrali (GES) projesi, tarım ve arıcılıkla geçinen bölge halkının tepkisini çekiyor.

    Kamulaştırma işlemlerine ilişkin toplantı, 23 Nisan Çarşamba saat 10:30’da Sivas Merkez’deki Masal Düğün ve Toplantı Salonu’nda yapılacak.

    “GES TARIMA ZARAR VERECEK”

    CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, konuyu TBMM gündemine taşıdı.

    Şeyhler, Orta, Aşağıkale, Yukarıkale mahalleleri ve Yalnıztepe köyü mevkiinde yapılması planlanan GES’in coğrafi işaret tescilli Koyulhisar domatesinin yetiştirildiği ekilebilir arazileri tehdit ettiğini belirten vatandaşlar, “GES yapılsın ama tarım arazilerine değil, Hazine’ye ait yamaç arazilere kurulsun” diyerek tepkisini dile getirdi. Danıştay, ÇED Olumlu kararını iptal ederken, bilirkişi raporunda projenin tarımsal faaliyetleri sekteye uğratacağı ve bölgedeki kısıtlı tarım arazilerinin zarar göreceği belirtildi.

    CHP’li Milletvekli Ulaş Karasu, bölgede tarım ve arıcılığın temel geçim kaynağı olduğunu vurgulayarak, “Koyulhisar domatesi sadece bu arazilerde yetişiyor. GES için ekonomik değeri olmayan hazine arazileri kullanılabilir. Danıştay kararına rağmen vatandaşla inatlaşmanın anlamı yok” dedi.

    Milletvekili Karasu, Enerji ve Tarım Bakanlarına verdiği soru önergelerinde, projenin kamu yararı mı yoksa şirket çıkarları mı gözettiğini ve vatandaşların mağduriyetinin nasıl giderileceğini sordu. Karasu, GES panellerinden elde edilecek enerjinin masrafsız aktarımı için şirketin Kelkit Çayı kenarındaki düz tarım arazilerini tercih ettiği iddiasının araştırılmasını istedi. .

  • Türkiye’nin küresel tarım ticareti güçleniyor

    Türkiye’nin küresel tarım ticareti güçleniyor

    İSTANBUL (İGFA) – İstanbul’da düzenlenen Tarım Diplomasisi Forumu’nda, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın başkanlığında, Azerbaycan ve Suriye Tarım Bakanlarının katılımıyla önemli bir panel gerçekleştirildi.

    “Tarım Diplomasisinin Uluslararası Ticarete Etkileri” başlıklı oturumda, Ticaret Bakan Yardımcısı Ö. Volkan Ağar konuşmacı olarak yer aldı.

    Panelde, tarım sektöründe uluslararası işbirlikleri, ticari entegrasyon, sürdürülebilir arz politikaları ve gıda güvenilirliği konuları masaya yatırıldı.

    Türkiye’nin küresel tarım ticaretindeki yükselişi vurgulandı. 2023’te tarım ürünleri ihracatında dünya 21’ncisi olan Türkiye, küresel pazar payını yüzde 1,7’ye çıkardı. Son beş yıldaki istikrarlı artışta dış ticaret politikaları, ticaret anlaşmaları ve bölgesel işbirliklerinin büyük rol oynadığı belirtildi.

    Ticaret Bakanlığı, üreticilerin rekabet gücünü artırmak ve tarım ürünlerinin uluslararası pazarlardaki konumunu güçlendirmek için bölgesel açılım stratejilerini kararlılıkla sürdüreceğini açıkladı.

  • Prof. Dr. Aksoy: Bursa’nın tarımı korunmalı, turizm yükselmeli

    Prof. Dr. Aksoy: Bursa’nın tarımı korunmalı, turizm yükselmeli

    BURSA (İGFA) – Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Herkes Duysun TV’nin “Gerçek Sesler” programında Bursa’nın kimlik sorununa ve geleceğine dair önemli açıklamalarda bulundu.

    BURSA’NIN ÇOK YÖNLÜ KİMLİĞİ

    Bursa’nın sağlık, sanayi, tarım, tarih ve kültür kenti gibi çoklu kimliklere sahip olduğunu belirten Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, bu kimliklerin paralel şekilde geliştirilebileceğini savunurken, tüm kimliklerin Bursa için değerli olduğunu vurguladı.

    TARIM KİMLİĞİ ÖN PLANDA

    Tarım kökenli bir akademisyen olan Prof. Dr. Aksoy, Bursa’nın tarım kimliğinin korunmasının önemli olduğunu ifade etti. “İnsanların beslenmesiyle ilgili olduğu için tarım kimliği önceliğimiz olmalı” diyen Prof. Dr. Aksoy, kentin tarımsal potansiyelinin sürdürülebilir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirterek bunun, Bursa’nın doğal kaynaklarını koruma ve gıda güvenliği açısından önem taşıdığını söyledi.

    SANAYİDE TEKNOLOJİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK…

    Sanayi kenti olarak bilinen Bursa’da, kirletici ve emek yoğun sanayiden uzaklaşılması gerektiğini savunan Başkan Aksoy, teknoloji odaklı ve dikey sanayiye geçişin şart olduğunu vurguladı. Yeni organize sanayi bölgelerine olan ihtiyacı sorgulayan Aksoy, “Nüfusumuz 2,8 milyona ulaştı. Artık kirletici sanayiden uzaklaşmalıyız” çağrısında bulunarak tekstil ve otomotivde güçlü markalara sahip olan Bursa’nın, teknoloji üretimine odaklanarak sanayi kimliğini güçlendirebileceğini kaydetti.

    Bursa’nın tarih, kültür ve doğal güzellikleriyle turizmde büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Aksoy, konaklama sürelerinin artırılmasıyla turizm gelirlerinin yükseltilebileceğini ifade ederek, şu anda ortalama bir gün olan konaklama süresinin 2-3 güne çıkarılması halinde, kentin turizmden daha fazla ekonomik fayda sağlayabileceğini söyledi. Aksoy, turizmin sadece gelir değil, aynı zamanda Bursa’nın doğal ve kültürel varlıklarını tanıtma ve koruma aracı olarak değerlendirilmesi gerektiğini de anlattı.

  • Tarımda kriz ve mücadele Bursa Nilüfer’de tartışıldı

    Tarımda kriz ve mücadele Bursa Nilüfer’de tartışıldı

    BURSA (İGFA) – Nilüfer Belediyesi, Nilüfer Kent Konseyi ve Nilüfer Kent Konseyi Çevre Meclisi iş birliğiyle, “17 Nisan Uluslararası Çiftçi Mücadele Günü” kapsamında çiftçilerin sorunlarına dikkat çekmek amacıyla söyleşi düzenlendi.

    Pancar Deposu’nda gerçekleşen “Türkiye’de Çiftçi Örgütlenmesi ve Sorunları” başlıklı etkinliğin konuşmacıları CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Akbelen direnişiyle tanınan İkizköy Muhtarı Nejla Işık ve Nilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey oldu. Moderatörlüğü ise Nilüfer Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürü Fikri Gizir üstlendi.

    Söyleşiye Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları Bukle Erman ve Zerrin Güleş, Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın, Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Semiha Öztan, NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Açılış konuşmalarında söz alan Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın, tarım nüfusunun sürdürülebilirliği üzerine dikkat çekerek, bu yapının verimli kaynaklarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Çevre Meclisi Başkanı Semiha Öztan da 17 Nisan’ın çiftçiler açısından taşıdığı önemi ifade etti.

    NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz ise tarımdaki ekonomik zorlukların çiftçileri üretimden uzaklaştırdığını belirterek, “Daha fazla çiftçiye ulaşmalı, çiftçi sendikalarını desteklemeliyiz. Dayanışma içinde olmalıyız” dedi.

    Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Bukle Erman da konuşmasında, “Tarım politikalarındaki belirsizliklere rağmen üretmeye devam eden çiftçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu mücadele geçim değil, geleceğe sahip çıkma mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

    Açılış konuşmalarının ardından çiftçilerin sorunlarına yönelik söyleşi gerçekleştirildi.

    “SÖZLEŞMELİ TARIM DAYATILDI”

    CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, dünyada yaşanan savaşlar ve krizlerin tarımda dönüşüm yarattığını belirtti. Türkiye’de tarıma yeterli destek verilmediğini dile getiren Sarıbal, “Amerika, kooperatifler üzerinden planlı bir kalkınma modeli geliştirdi. Türkiye’de ise çiftçiye dayatılan sözleşmeli tarım sistemi, üreticiyi sürekli zarara uğratan bir yapıya dönüştü” dedi.

    “DİRENİŞİMİZ EKMEK MÜCADELESİDİR”

    İkizköy Muhtarı Nejla Işık ise Akbelen’de yürütülen çevre mücadelesinin aynı zamanda bir üretim ve yaşam mücadelesi olduğunu belirtti. “Biz büyük şirketlere karşı başımız dik durduk. Kimseye boyun eğmedik. Bu mücadele sayesinde Akbelen’i dünya duydu” diyen Işık, çiftçiliğin her geçen gün zorlaştığını ve tarıma sahip çıkılması gerektiğini söyledi.

    Nilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey ise çiftçilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekerek, “İlçemizde 160 bin dönüme yakın ekiliş alanı bulunuyor. Ancak bunların yalnızca yarısı resmi kayıtlarda yer alıyor. Planlı üretim için öncelikle doğru verilere ulaşmamız gerekiyor” dedi.

    Etkinliğin sonunda katılımcılar konuşmacılara merak ettikleri soruları yöneltti.

  • Tarımda kriz ve mücadele Nilüfer’de tartışıldı

    Tarımda kriz ve mücadele Nilüfer’de tartışıldı

    BURSA (İGFA) – Nilüfer Belediyesi, Nilüfer Kent Konseyi ve Nilüfer Kent Konseyi Çevre Meclisi iş birliğiyle, “17 Nisan Uluslararası Çiftçi Mücadele Günü” kapsamında çiftçilerin sorunlarına dikkat çekmek amacıyla söyleşi düzenlendi.

    Pancar Deposu’nda gerçekleşen “Türkiye’de Çiftçi Örgütlenmesi ve Sorunları” başlıklı etkinliğin konuşmacıları CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Akbelen direnişiyle tanınan İkizköy Muhtarı Nejla Işık ve Nilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey oldu. Moderatörlüğü ise Nilüfer Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürü Fikri Gizir üstlendi.

    Söyleşiye Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları Bukle Erman ve Zerrin Güleş, Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın, Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Semiha Öztan, NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Açılış konuşmalarında söz alan Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın, tarım nüfusunun sürdürülebilirliği üzerine dikkat çekerek, bu yapının verimli kaynaklarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Çevre Meclisi Başkanı Semiha Öztan da 17 Nisan’ın çiftçiler açısından taşıdığı önemi ifade etti.

    NİLKOOP Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ayyılmaz ise tarımdaki ekonomik zorlukların çiftçileri üretimden uzaklaştırdığını belirterek, “Daha fazla çiftçiye ulaşmalı, çiftçi sendikalarını desteklemeliyiz. Dayanışma içinde olmalıyız” dedi.

    Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Bukle Erman da konuşmasında, “Tarım politikalarındaki belirsizliklere rağmen üretmeye devam eden çiftçilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu mücadele geçim değil, geleceğe sahip çıkma mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

    Açılış konuşmalarının ardından çiftçilerin sorunlarına yönelik söyleşi gerçekleştirildi.

    “SÖZLEŞMELİ TARIM DAYATILDI”

    CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, dünyada yaşanan savaşlar ve krizlerin tarımda dönüşüm yarattığını belirtti. Türkiye’de tarıma yeterli destek verilmediğini dile getiren Sarıbal, “Amerika, kooperatifler üzerinden planlı bir kalkınma modeli geliştirdi. Türkiye’de ise çiftçiye dayatılan sözleşmeli tarım sistemi, üreticiyi sürekli zarara uğratan bir yapıya dönüştü” dedi.

    “DİRENİŞİMİZ EKMEK MÜCADELESİDİR”

    İkizköy Muhtarı Nejla Işık ise Akbelen’de yürütülen çevre mücadelesinin aynı zamanda bir üretim ve yaşam mücadelesi olduğunu belirtti. “Biz büyük şirketlere karşı başımız dik durduk. Kimseye boyun eğmedik. Bu mücadele sayesinde Akbelen’i dünya duydu” diyen Işık, çiftçiliğin her geçen gün zorlaştığını ve tarıma sahip çıkılması gerektiğini söyledi.

    Nilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey ise çiftçilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekerek, “İlçemizde 160 bin dönüme yakın ekiliş alanı bulunuyor. Ancak bunların yalnızca yarısı resmi kayıtlarda yer alıyor. Planlı üretim için öncelikle doğru verilere ulaşmamız gerekiyor” dedi.

    Etkinliğin sonunda katılımcılar konuşmacılara merak ettikleri soruları yöneltti.